ARA

2 Temmuz 2013 Salı

Patates Cipsinin Zararları

Patates Cipsin Zararları
Patates Cipsinin Sağlığa Zararları çocukların bayıldığı patates cipsi, aslında bu minik vücutlar için zehirden farksız.,
Patates cipsi kalp rahatsızlıkları, obezite ve kanser riskini artırıyor. Çocukların geleceğini karartıyor
Dünya Sağlık Örgütü ile Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu’na göre bir yetişkinin günde en fazla 6 gram tuz alması, 65 gram yağ tüketmesi gerekiyor. Yani günde 2 paket cips yiyen bir çocuk bu oranları fazlasıyla aşıyor.
Tüm çocukların bayıldığı patates cipsi, aslında bu minik vücutlar için zehirden farksız. Dünya Sağlık Örgütü ile Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu’nun (FDA) verileri günde 2 paket cips yiyen bir çocuğun, bir yetişkinin bile almaması gereken oranda yağ ve tuz tükettiğini gösteriyor. Bu iki kurumun uzmanlarına göre, günde ortalama 2000 bin kalori alan bir yetişkinin en fazla 65 gram yağ tüketmesi gerekiyor. Üstelik bu toplam yağ miktarının içinde, kalbe zararlı olan doymuş yağ oranının 20 gramı aşmaması gerekiyor. “Sigara kadar tehlikeli olan” trans yağların ise hiç tüketilmemesi vurgulanıyor. Dünya Sağlık Örgütü uzmanları ayrıca bir yetişkinin günde en fazla 6 gram tuz alması gerektiğini söylüyor. Bu oran, çocuklarda 3 grama kadar iniyor.
Trans yağ deposu
Oysa çocuklarımızın tükettiği 100 gramlık bir paket patates cipsinde 25-33 gram arasında yağ bulunuyor. Türkiye’de satılan patates cipslerinin üzerinde belirtilmediği için hangi oranda doymuş ve trans yağ kullanıldığını öğrenemiyoruz. Ancak İngiliz Kalp Vakfı’nın (BHF) verilerine göre, 100 gramlık patates cipsindeki doymuş yağ oranı 10, trans yağ oranı ise 3 grama kadar çıkabiliyor. Tuz oranı da 3 grama kadar yükseliyor. Bir başka deyişle günde 100 gramlık iki paket cips yiyen bir çocuk, aslında bir yetişkin alması gereken yağ ve tuz oranını tüketmiş oluyor.
Kalp, felç, kanser riski
ABD’deki California Üniversitesi’nin araştırmasına göre de, doymuş yağ tüketimi günlük 20 gramı aştığında obezite riski yüzde 80 ve kalp rahatsızlıklarına yakalanma riski yüzde 60 yükseliyor. Trans yağ ise damarlarda tıkanmaya yol açarak kalp rahatsızlıklarına yakalanma riskini 2 kat artırıyor. “Tuza karşı mücadele” (WASH) adlı bir kampanya başlatan Dünya Sağlık Örgütü, “Tuz tüketimi 3 gramı aştığında kalp krizi ve felç riski iki kat artıyor” uyarısını yapıyor. Patates cipsinin yağda kızartılması sırasında ortaya çıkan “akrilamid” adlı maddenin kansere yol açtığına yönelik bilimsel tartışmalar sürüyor.
Cips yemek, yağ içmekten farksız
İngİlİz Kalp Sağlığı Vakfı (BHF) çocukların cip tüketimini azaltmak için “Cips yemek yağ içmekten farksızdır” sloganıyla bir kampanya başlattı. BHF’ye göre 35 gramlık cips paketinde 2.5 çay kaşığı yemeklik yağ kullanılıyor. Ülkede cipslerde kullanılan yağ ile günde iki Olimpik yüzme havuzu doldurulabiliyor. Dünyada her yıl 36 milyar paket patates cipsi satılıyor.
McDonald’s besin tablosu koyacak ama VATAN’IN fast food ürünlerinin paketlerinde zararlı doymuş ve trans yağ oranlarına ilişkin bilgi verilmemesi haberinin ardından McDonald’s Türkiye bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada, McDonald’s, beslenme değerleri bilgilerini, 2006 yılından itibaren ürün paketleri üzerinde de duyurmaya başlama kararı aldığını söyledi. “2006’da öncelikle, restoranların en yoğun bulunduğu 9 ülkede (Amerika, Kanada, İngiltere, Almanya, Fransa, Rusya, Japonya, Çin ve Avustralya ) ile diğer tüm Avrupa ülkelerinde uygulanmaya başlayan etiketleme sisteminin 2007 yılının Kasım ayında uygulamaya başlayacağı” vurgulandı. McDonald’s, Türkiye için Kasım 2007’nin başlangıç tarihi olarak belirlenmesinin nedenini “ABD merkezden onayının alınması, ambalaj üreticilerinin gerekli tasarım ve alt yapı çalışmalarını yapmaları, tasarımların ABD merkezince onaylanması, baskı hazırlıkları ve üretim” ifadeleriyle açıkladı.
Tabloda eksikler var
Ancak McDonald’s basın açıklamasına ek olarak gazetemize gönderdiği taslak besin tablosu örneğinde, ABD’deki uygulamaya oranla ciddi farklılar göze çarpıyor. “Günlük McDonald’s ihtiyacınız” başlıklı tabloda ürünün içeriğindeki, kalp ve damar sağlığına zararlı olan doymuş ve trans yağlar gösterilmiyor. Sadece toplam yağ miktarı veriliyor. Umarız, McDonald’s tablonun nihai halinde, tüketici için son derece önemli olan trans yağ ve doymuş yağ oranları eklemeyi ihmal etmez.
TÜBİTAK: Cipste kanserojen var
Türkİye Bilimsel ve Teknik Araştırmalar Kurumu (TÜBİTAK), gıda ürünleriyle ilgili kanser taramasında Türkiye’de 20 çeşit ürünü piyasadan tesadüfi yöntemle toplayıp inceledi. Bu ürünleri kapsayan ev yemekleri, kavrulmuş çerez, fırıncılık mamulleri, cipsler, kahve, bisküvi, kraker, çikolata, bebek mamaları, patates kızartmaları, Türk tatlıları, ızgara, kebap, döner ve köfte gibi gıdalardan oluşan yaklaşık 50 gıdayı da analiz etti. Araştırmanın ilk aşamasında yüksek ısıya maruz kalan cips, kraker, bebe bisküvisi, kavrulmuş çerezlerde yüksek oranda kanserojen ’akrilamid’ maddesi tespit edildi. Kurum kesin sonuçları temmuzda açıklayacağını söyledi.
Akrilamid nedir?
Akrilamid; yüksek ısıda besinlerde çıkan vücuda zararlı kimyasal bir madde. Yüksek ısıda protein ile şeker kimyasal reaksiyona girip ‘akrilamid’i doğuruyor. Bu madde plastik sanayiinde kullanılıyor. Sigarada kansere yol açtığı sanılan maddeler arasında akrilamid de bulunuyor.
Kalp krizini tetikliyor
* Prof. Dr. Sebahattin Ateşal (MedikalPark Hospital Kardiyoloji Klinik Şefi): Cipslerin içerdikleri yağlar damar sertleştirici özelliklere sahip. Bu da damar tıkanıklıklarına neden oluyor. Kalbi besleyen damarlar olumsuz etkilendiği için kalp fazla çalışıyor ve kalp krizleri ortaya çıkıyor.
Zararı anlatılmalı
Dilara Koçak (Beslenme uzman): Aşırı cips tüketimi dengesiz bir beslenme şekli. Çocukların kalsiyum ve proteine; vitamin minerallere ihtiyacı var. Her gün köfte, tavuk veya balık, süt veya ayran meyve ve sebze tüketilmeli. Çocuğa yasak koymak yerine yediklerini dengeli hale getirmeyi öğretmek önemli.

Patates Cipsinin Zararı
patates cipsi, her kızarmış yiyecek gibi kanserojen özelliğe sahiptir. Kızartma işlemi, yiyeceklerin çoğunda akrilamid (acrylamide) adı verilen ve kanserojen olan bir maddenin ortaya çıkmasına veya artmasına sebep olur. Bu yüzden bazı bilim insanları yiyecekleri pişirmenin en sağlıklı yolunun onları kaynatmak olduğunu söylüyorlar. Laboratuar hayvanları üzerinde yapılan bir araştırmaya göre akrilamidin kanserle yakından ilgili olduğu ortaya konmuş olsa da insanlarda bu maddenin ne kadarının zararlı seviyede olduğu kesin olarak bilinmiyor. Bilindiği kadarıyla bir yiyeceği pişirme sıcaklığı ne kadar artarsa, özellikle karbonhidrat açısından zengin ya da patatesten yapılan yiyeceklerin içindeki akrilamid miktarı da o kadar çok artıyor. Fakat protein açısından zengin olan biftek ya da balık gibi yiyeceklerde akrilamid miktarı patatesinkine oranla 10 ila 100 kat az olabiliyor. 20 dakika boyunca 100° C’de kaynattığımızda, patatesteki akrilamid seviyesi değişmiyor. Fakat yaklaşık 122° C’ye gelindiğinde, bu kimyasalın miktarı dikkate değer biçimde artış gösteriyor.

0 yorum:

Yorum Gönder